egzistansiyalizm kelimesi ne demektir?

Egzistansiyalizm, varoluşçu felsefenin bir akımı olarak 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkmıştır. Bu felsefi akım, insanın varoluşunu ve özgürlüğünü merkeze alır ve bireyin kendi varoluşunu anlamlandırma çabasını vurgular. “Egzistansiyalizm” terimi, Fransız filozof Gabriel Marcel tarafından 20. yüzyılın başlarında kullanılmıştır ve daha sonra Jean-Paul Sartre, Albert Camus, Martin Heidegger gibi filozoflar tarafından geliştirilmiştir.

Egzistansiyalizmin Temel İlkeleri

Egzistansiyalizmin temel ilkeleri arasında bireyin özgürlüğü, sorumluluğu ve anlam arayışı bulunmaktadır. Bu felsefi akım, insanın özgür iradesini vurgular ve bireyin kendi seçimleriyle varoluşunu şekillendirebileceğini savunur. Aynı zamanda egzistansiyalizm, insanın yaşamının anlamını ve amacını sorgulaması gerektiğini belirtir.

Egzistansiyalist Filozoflar

Egzistansiyalizmin önemli temsilcilerinden biri Jean-Paul Sartre’dir. Sartre, “Varlık Önceden Varoluşa Mahkûmdur” adlı eserinde insanın özgürlüğünü ve sorumluluğunu ele almıştır. Ayrıca Albert Camus da egzistansiyalist düşünceyi etkileyen bir diğer filozoftur. Camus’un “Yabancı” ve “Sisifos Söyleni” gibi eserleri, absürd yaşamın anlamını sorgulayan egzistansiyalist temalar içerir.

Egzistansiyalizmin Etkileri

Egzistansiyalizm, edebiyat, sanat ve psikoloji alanlarında da etkili olmuştur. Özellikle edebiyatta egzistansiyalist temaları işleyen birçok eser bulunmaktadır. Bu felsefi akım aynı zamanda psikoloji alanında da insanın özgürlüğünü ve sorumluluğunu vurgulayan bir perspektif sunmuştur.

Egzistansiyalizm, insanın varoluşsal deneyimlerini derinlemesine inceleyen ve bireyin özgürlük ile sorumluluğunu merkeze alan bir felsefi akımdır. Bu akımın temel ilkeleri bireyin kendi varoluşunu anlamlandırma çabası üzerine kuruludur ve edebiyattan psikolojiye kadar geniş bir etki alanına sahiptir.

İçindekilerToggle Table of ContentToggle